26 Ağustos 2011 Cuma

Duygulandıran Jest, Eşsiz Fair Play Örneği !

Hem TFF'yi hem de UEFA'yı çok çok etkileyen, iade edilen(!) Türkiye kupasının BJK müzesindeki fotoğrafıdır.

Görevli - Başkanım kupa hala müzede duruyor.
Y.D. - Biz Beşiktaş'ız, duruş önemli! Duruş çok önemli.
Görevli - Yok yani, kargoya mı vereyim? Burada kaldı bu.
Y.D. - Kalmak yok! Biz Beşiktaş'ız, kimse içeride kalmayacak; Tayfur bizim evladımız.
Görevli - Başkanım kupa diyorum KUPA.
Y.D. - Efendim? Yok canım benim, sen çayımı cam bardakta getir. 

Musalla Taşı

25 Ağustos 2011 Perşembe

Günün Tavsiyesi

Hey sen işbirlikçi, menfaatçi, ortam budalası!

Spor Toto Züper Lik'in fikstürünü çektiniz ve elinizde fikstürle şaşkın şakın "peki ya şimdi n'apacaz?" diyerek yandaşlarınızın gözünün(!) içine mi bakıyorsunuz?

O zaman size tavsiyemiz,
alın tam sayfa posterli fikstürü,
katlayın kıvırın gözünüz gibi saklayın!

Oyuncak mı Sandın Yaprağım!?

29 Haziran - LigTV Futbol Gündemi/ Ş.Büyüka
Aydınlar: "Öncelikle şunu ifade etmeliyim. Yönetim oluştururken sıkıntı çekmedim. Kararlı bir insanım karar verirsem uygularım."

29 Haziran - Anadolu Ajansı

Aydınlar: "Federasyonda birçok değişikliğe gideceğiz. Eğer değişime ihtiyaç olmasaydı, ben burada olmazdım."

5 Temmuz - Ajanslar

Savcı Mehmet Berk'le yapılan görüşme sonrası, Aydınlar: "Soruşturmanın bitmesi çok uzun sürebilir. Dolayısıyla biz delillere göre hareket etmek zorundayız."
Aynı gün Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın'la yapılan görüşme sonrası, Aydınlar: "Soruşturmanın bitmesini bekleyeceğiz. Daha sonra ise kararımızı vereceğiz."

14 Temmuz - Dipnot.tv

Aydınlar: "Bizim verdiğimiz karar bir yönetim kurulu kararıdır. Gerekirse daha fazla toplanırız. Aldığımız kararları revize edebiliriz. Bu kararlar kanun değil, Allah'ın emri de değil. En doğru kararı vermeye çalışıyoruz."

7 Ağustos - Bugün Gazetesi

"Gerekirse kupayı geri alırız." sözlerine açıklık getirdi.
Aydınlar: "Sözlerim geçmişe dönük olaylarda ortaya çıkan veya çıkabilecek tüm takımları kapsar. Asla Galatasaray özelinde konuşmadım."

10 Ağustos - Eurosport/Anadolu Ajansı

Aydınlar: "Net bir tarih yok ama önümüzdeki hafta bu işi sonlandırmayı planlıyoruz."

15 Ağustos - Ajanslar

Aydınlar: "Kendilerini şüpheli gören varsa şimdiden katılmayabilir. UEFA da suçlu oldukları kanıtlanırsa ceza verilir. Bu sorunun muhatabı ismi geçen ve şüpheli kulüplerdir."

24 Ağustos - DHA

Aydınlar: "UEFA Başmüfettişi Pierre Cornu'nun gelmesinden de önce süreç devam ediyordu. Kararı TFF aldı. Ama UEFA'nın talebi doğrultusunda karar aldık. Biz izlediğimiz hukuki sürecin doğru olduğunu düşünüyoruz."


29 Haziran'dan sonra 2 ay içinde kıvıra kıvıra buraya kadar gelmişiz. O günlerin yeni TFF Başkanı'nın şu sözüne dikkat: "Kararlı bir insanım, karar verirsem uygularım."

Ahmet Çakar'ın klasikleşmiş "ya - ya da yöntemi" vardır: "Kararlıyım diyorsunuz ama her gün rüzgara göre yön değiştiriyorsunuz. O zaman ya kararlıyım diye yalan söylüyorsunuz, bakın yalancısınız demiyorum, ama olabilirsiniz. Ya da en başından bizim bilmediğimiz bazı kararlar verilmişti, hüküm belliydi ve siz doğru söylüyorsunuz kararlı bir insansınız."

Bulmaca-Sırtlanlar

24 Ağustos 2011 Çarşamba

Kukla

Kozmik Oda Konulu Dinleme -HD kalite

İletişim Tespit Tutanağıdır.
22 Ağustos 20011 saat 17.41 ,GS Spor kulübü yöneticisi X ile (053243030..) TFF üyesi Bay L. (053031010..) arasında yapılan telefon konuşması kaydıdır.

X: Bonjour dostum,Komon Sa va ?
L: Tire biyen.Nasılsınız ?
X: Çok teşekkür ederim.Şu anda Jaguar X Type Gümüş gri aracımla Maslak yönünde seyir halindeyim.
L: Perfect.Ben de hem çalışıyor hem de SONY dizüstü bilgisayarımda Bach dinliyorum.
..
X: Bir ricam olacak .
L: Rica ne demek buyrunuz.
X: Kozmik odadaki belgelerden bazılarına ihtiyacım var.Yurt dışındaki güvenilir dostlarımıza göndereceğim.Ancak sizi de sıkıntıya düşürmek istemem.
L: Sıkıntı ne demek büyük bir keyifle.Görevimiz sizlere hizmet...
X: Odanın çok sıkı korunduğu söyleniyor.Is it true ?

L: Gerçekten çok sıkı korunuyor,Parmak izi okuyucusuna tanımlı olmayan birisinin girmesi mümkün değil.Ancak bizim hademe Halis Efendi'ye söyleyim sistemi off yapsın,onda anahtar var.Size kapıyı açar.
X : Wunderbar ! Belgeleri alınca "orayı nasıl bulmak istiyorsam öyle bırakacağım"
L :Ondan asla bir şüphem yok.Never ! Nezaketinizi biliyorum.
X :Artık gelenekselleşti ,bizim de aramızda bir şifre olsun ve o da "Macbeth'in cadısı" olsun.
L: Cadı şöyle der "in thunder,lightning or in rain" (gülüşmeler)
X: Eğer bir dinleyen oluyorsa o kalitesiz tapelerden sonra farkımızı anlayacaktır.Gerçekten kaliteli bir görüşme oldu.
L: Kalite kendini gösterir mon ami.

Gölde Kupa Denizaltı ile Aranacak

Dünkü haberimiz den sonra Trabzonspor yönetimi Sapanca gölündeki kupa araştırmalarını mini denizaltı ile yapmaya başladı.

Gece geç saatlerde TOKİ tarafından Trabzonspor kulübüne hediye edilen 2 mini denizaltıya "Şota" ve "Arçil" isimleri verildi.

Denizaltıların deneme dalışları sırasında bazı taraftarların üzerine dev bayrak bağlaması nedeniyle Arçil batma tehlikesi geçirdi.

Denizaltı ile araştırmaların başlaması Trabzon yerel basınında coşkuyla karşılanarak "Su Akar Trabzonlu Kapar-Fenerasyon Suyu Bulandırma-Göle Maya Çaldık" başlıkları ile verildi.

23 Ağustos 2011 Salı

GS-TS Koalisyonu Çatırdadı!

Trabzonspor ve Galatasaray ittifak içinde yürüttükleri kampanyada kazara yol ayrımına geldiler. Trabzonspor yönetiminden ismi açıklanmayan bir yöneticinin Trabzon'un yerel gazetesi Kavaktaki Hamsi'ye yaptığı "Maşaallah hergün Galatasaray'ın bildirilerini okuyup duruyoruz, tutturmuşlar URFA aşağı URFA yukarı. Yahu belgeleri Urfa'ya göndererek ne elde edeceksiniz? Bugün Urfa demek İbrahim Tatlıses demek ve onun da ne kadar Fenerli olduğunu herkes biliyor. Ayrıca, Urfa'yı büyük harflerle yazma ısrarına da anlam veremiyorum. Ben size söyleyeyim, Urfa'dan gelen müfettişe bel bağlayan Gassaray yönetimi gaflet içindedir." açıklaması camiaları karşı karşıya getirdi.

Bu açıklama üzerine öfkeyle Sadri Şener'i arayan Ünal Aysal'a, olayın bir yanlış anlaşılmadan kaynaklandığı anlatılmaya çalışıldı. Telefon görüşmesi sonrasında acilen toplanan Trabzonspor Yönetim Kurulu, Gassaray'dan resmen özür dilerken, açıklamayı yapan yöneticisine de Of'tan Çıkış Yasağı getirdi.

UEFA Galatasaray'ın Şikayet Mektubunu Paylaştı !

Galatasaray Kulübü'nün soruşturma belgelerini çalıp UEFA'ya göndermesi ve günaşırı şikayet ve ispiyon demeçleri vermesinin ardından yeni bir belge ortaya çıktı.
 
Konuyla ilgili belgeyi basınla paylaşan UEFA yetkilisi yaptığı açıklamada,
 
"Müfettişimiz sayın Pierre Cornu'nun İstanbul'daki temasları sırasında cekedinde GS rozeti bulunan bir şahıs, yanına yaklaşmış ve kalabalıkta, Cornu'nun cebine birşey sokuşturmuştur. Bu belge tarafımızca incelenmiş,
ve bir peçeteye yazılan şikayet cümlesinden ibaret olduğu görülmüştür... Galatasaray Kulübü'ne UEFA'nın ciddi bir kuruluş olduğunu hatırlatır, bu tür isteklerinin tarafımıza peçeteyle ulaştırılmasının geçersiz ve yakışıksız bir yöntem olduğunu belirtmek isteriz..." dedi.

Kitap Dünyası-Yeni Çıkan Yayınlar


YALAN ANSİKLOPEDİSİ – FEZLEKE
3 cilt, 800 sayfa
-Police Organized Department fezlekelerinden yola çıkarak hazırlanan dünyanın ilk yalan ansiklopedisini ibretle okuyacaksınız.
-Yalanı oluşturan unsurlar, iftira, çamur at izi kalsın ve bok at-medyaya servis et- gerisine karışma alt başlıklarıyla zenginleştirilmiş özenli bir çalışma.
-Taraftarın kutsal kabul ettiği değerlere nasıl saldırılır, yöneticileri ve en sevilen futbolcusu hangi yöntemlerle pisliğe bulaştırılır, sabır taşı nasıl çatlatılır ve bu yalanların içyüzü nedir sorularına cevap veren emsalsiz bir eser.
-Söylenen yalanlar, yalanları yalanlamalar, beş maçın sonucunu biliyorduk demeler, ben öyle dememiştim demeler, inleyen nağmeler.
-Kargaların bile gülmekle kalmayıp, kıçlarıyla da kahkaha attığı, yuuh, çüşş ve ohaa nidaları arasında okunacak bir başyapıt.
-Rakibimizin düşmesini istemeyiz ama anam avradım olsun temiz futboldan yanayım, kanaatle bile takım düşürülür, bundan ala delil mi olur yapmışlar işte gibi tarihin en baba yalanları… 
HEPSİ YALAN ANSİKLOPEDİSİ'NDE !

Ramazan Bayramı'nda Avrupa!

İSTANBUL - NYON(2) - ZÜRİH (2) - TRABZON (4 GECE 5 GÜN)
THY ile uçuş
3 ve 4 yıldızlı otellerde konaklama
450$(KDV ve vize masrafları hariçtir.)

TemFuTur'un uzman rehberleri eşliğinde UEFA ve FIFA'nın merkezlerine rüya gibi bir yolculuğa hazırlanın. Hiç e-posta göndererek, faks çekerek şikayet etmek, yetkili makamlara yüz yüze itiraz etmenin yerini tutar mı?

1.gün:
28 Ağustos 2011 Pazar günü Florya'da toplanan tur katılımcıları ile Atatürk Havalimanı'ndan İsviçre'ye uçuyoruz. Otele yerleşme. Serbest zaman.

2.gün:
UEFA'nın Nyon'daki merkezini ziyaret. Genel Sekreter David Taylor'un Türkiye'nin UEFA organizasyonlarında kupa alan tek takımı Galatasaray Spor Kulübü ile ilgili saygı dolu konuşması ve sunumu. Serbest zaman.
Not: Michel Platini ile öğle yemeği ekstradır; lütfen, rehberinizden bilgi alınız! 

3.gün:
UEFA'nın merkezinde UEFA avukatlarından Hans Peter Goeteller'le birlikte yaratıcı dilekçe atölyesi. Atölyeye iştirak eden misafirlerimizin hazırladıkları dilekçeleri başmüfettiş Pierre Cornu'ya elden teslimi. Öğleden sonra Zürih'e otobüslerle transfer.

4.gün:
FIFA'nın merkezini ziyaret. Rüşvet skandalına karışan Muhammed Bin Hammam'ın heykelinin taşlanması. Serbest zaman.
Not: Sepp Blatter ile çay kurabiye sohbetleri ekstradır; lütfen, rehberinizden bilgi alınız! 

5.gün:
Türkiye'ye dönüş. THY'nin özel seferi ile Zürih'ten Trabzon'a. Trabzon Spor Kulübü'nün resmi karşılama yemeğine iştirak. Kültür ve sanatın başkenti Trabzon'da futbolda dostluk temasının işlendiği "Kaynaşan Renkler Resim ve Heykel Sergisi"nin ziyaret edilmesi. İstanbul'a dönüş. 

Müracaat:
TemFuTur
Temiz Futbol Turizm ve Tic. Ltd. Şti.
Galatalı Sok. No:19/61
Mecidiyeköy-İstanbul

Ortam Dinlemesi - 3

AY: Şenez Bey,biz şimdi GS-Trabzon maçı için GS’a teşvik verelim diyoruz ,Adnan bey de aldım kabul ettim dedi.Yarın öbür gün bir sıkıntı olur mu?

ŞE: Alan memnun satan memnun.Olmaz bence ama bunu şey yapın, tek seferde yollamayın 100 gram 100 gram yapın (gülüşmeler)

AP: Teşvik olursa bir şey olmuyor en fazla yurtdışı yasağı falan oluyor değil mi Şenez bey?

ŞE: Tabii tabii,yeni kanun öyle… Şike olursa hapis, teşvik yurtdışı yasağı…

AY: Peki yakalanırsak, bize sonra UEFA’dan CL’ne almıyoruz falan gibi bir şey olur mu? Adnan rahat! Oh, onlar zaten şey yani,gitmiyorlar Avrupa falan (gülüşmeler)

ŞE: Yok onu şey yaparız yani, en kötü bizim Pierre var onu yollarız Türkiye’ye savcıyla falan görüşür döner, ceza olmaz. Ama, mutlaka şey yapın 100-150 gr falan… Bir de şifreli konuşun!

AY: Adnan etekler kısaldı diz üstü oldu.

AP: Tamamdır, başkan. Mini etek istatistik gibidir derler, çok şey gösterir ama asıl görünmesi gerekeni göstermez (gülüşmeler)

ŞE: Siz ikiniz alemsiniz ya… Bir dinleyen olsa gülmekten ölür valla.. Bi saniye Platini arıyor... Bonjuuuur!

Gölde Kupa Var Söylentisi Trabzon'u Ayağa Kaldırdı


(DKHA) Fenerbahçe Kürek takımından bir sporcunun kupayı göle düşürdüğü haberi Trabzon'da bomba gibi patladı.

Trabzonspor yönetiminin "evrensel hukukta suda bulunan mal,bulanındır.Bu kadar basit.Kimse öküz altında buzağı aramasın" açıklaması ile kafileler halinde Eğridir ve Beyşehir gölüne hareket eden taraftarlar yapılan uyarılar sonucu Sapanca'ya yönlendirildi.

Kupanın bulunması için AKUT'tan istediği desteği alamayan Trabzon yönetimi "AKUT tarafsızlığını yitirip aziz güçlerin maşası olmuştur" derken BLAKSEA CRONICLE AKUT'a öfke saçtı.Gazete ,"AKUT ve AYKUT isimleri arasında sadece bir harf fark" olduğuna dikkat çekerek "Her şeyin farkındayız" başlığını attı...

Gelişmeleri dikkatle izleyen UEFA 'nın gerekirse ligleri erteleyebileceği haberi kulislerde yankı buluyor...

22 Ağustos 2011 Pazartesi

Yayın Yasağı Geldi !

İki aydır azgınca linç ettiniz, ettirdiniz, Fenerbahçe'nin yayın yasağı talebini reddettiniz...

Şimdi yalanlar bitip, gerçekler çıkıyor diye mi bu yasak?.. Yoksa cephaneniz mi bitti ?..

20 Ağustos 2011 Cumartesi

Doyumsuz Söyleşiler-1

GS’ın son yapmış olduğu açıklamalar ile ilgili uzman görüşü almak için 9 Eylül Üniversitesi Psikoloji-Sosyoloji ana bilim dalı hocası, “ReReReRaRaRa: Derin travmalar, öğretilmiş çaresizlik üzerine vurucu örnekler ile sosyolojik paylaşımlar” kitabı yazarı Prof Dr. Semra Antakyalı ile söyleştik.
DK: Hoş geldiniz Efendim..
SA: Kalıpsal girişlerden hoşlanmam,buyurun sorularınızı.

DK: GS’ın son açıklamasını nasıl yorumluyorsunuz.
SA: Büyük bir hayal kırıklığı sonucu ortaya çıkmış bir isyan diyebilirim !

DK: Neden büyük bir hayal kırıklığı ?
SA: Ezeli rekabet konusunda 1937’den beri rakibin gerisinde kalmak başlı başına sıkıntı ve özgüven yoksunluğudur…Ayrıca aynı kulvarda yarıştığınız rakibinizin 27 Ulusal şampiyonluğu varken siz 18’de kalmışsınız…Son 11 yıldır rakibinizi sahasında yenemiyorsunuz,defalarca öne geçip farkı üçe ikiye çıkarıp maçı kazanamıyorsunuz bunların tamamı sizi geride kalma, becerememe, yetersiz ve yeteneksiz olma kompleksi ve derin utanç duygusuyla yüzleştiriyor.“Acaba bu bir ezeli rekabet değil mi” sorusunu kendinize soruyorsunuz ve birden rakibinizin “küme düşme” ihtimali beliriyor. “Of Lan tamam şimdi oldu, 1 sene rahat olacağım, t…mı yayarak oturacağım” derken, olmuyor ! Onun için bu süreçteki isyanı,açıklamaları "tıbben" bakınca anlayabiliyorum…

DK: Ancak GS’ın UEFA kupası şampiyonu olduğunu biliyoruz. Güney Amerika’daki balıkçı ,Estonya’daki döküm boru imalatçısı, Fas’daki overlokçu bile GS’ın ismini biliyor ?
SA:İşte travmanın sebeplerinden biri de bu.Rakibiniz Sigma’dan 7 yiyor ,3 gün sonra gelip yine sizi yeniyor…UEFA kupasını aldığınız sene pota asalım diyorsunuz,Johnson’un frikiği asıyor, 90a asıyor hem de …IFFHS’de lider oluyorsunuz 6 tane yiyorsunuz…Yani kalplerde yıldız gönüllerde ay olmuşsunuz ama nafile.Ne yapsam boşuna veya ne kadar sallarsan salla donuna düşer son damla durumu var…Ayrıca konu futbolla sınırla da değil.

DK: Konuyu açar mısınız lütfen ?
SA: Rakibiniz Fenerbahçe 5 büyük branşta şampiyon oluyor.Hem de ikisinde finali sizle oynayarak. Rakibiniz 5 branşta 5 şampiyonluk alırken siz son 5 sezonda 5 kere galip gelemiyorsunuz…Derin bir yaradır bu, pansumanla , üfleyerek düzelmez.

DK: Bu konuşmadan çıkardığımız ,GS taraftarının genel bir ezilmişliği , "bu sene o sene mi?" heyecanı sonucu kanıksanan,gelenekselleşen hayal kırıklığı var.Bu travma hayatın hangi alanlarında var ?
SA: Efendim GS taraftarı olan hastalarımız Muazze Abacı’dan “Umurumda değil” çalarsa radyoyu kapatıyor, Haluk Levent'i dinleyemiyor ,komşusundaki mor menekşe’yi yoluyor , Binnaz olan ismini mahkeme kararıyla Pelinsu’ya çeviriyor…Tuncay,Serhat,Ceyhun,Ümit,Semih,Selçuk ,Gökhan,Volkan isimli  şahıslarla dostluk kuramıyor…Dünya kupasında Brezilya’nın rakibini tutuyor….Oğluna Emre adını vermişken değiştirip Sabri yapıyor…6lı oynayamıyor,6lı paketle bira-yumurta alamıyor...Fenerbahçe semtine giderken "Kalamış'a gidiyorum" diyor...Olay sadece maç skorlarıyla ilişkili ,sınırlı değil.

DK: Peki bu süreçte BJK ve Trabzon’un GS’a desteğini nasıl yorumlarsınız ?
SA: Ezilmiş halkların bir araya gelmesi açısından olumlu buluyorum.

DK: Son olarak bu rekabet için geleceğe nasıl bakıyorsunuz ?
SA: Böyle gelmiş böyle gider demekten başka bir bakış açısını akademik olarak sağlıklı bulamıyorum.
DK: Bize değerli vaktinizi ayırdınız,tüm okuyucular adına teşekkür ederiz.İlerleyen zamanda yine beraber olacağız .
SA: Görevimiz…

18 Ağustos 2011 Perşembe

Madem Sordun, Cevap Verelim!

3 Temmuz'dan beri hedef aldığı kişileri polisten önce gözaltına alan, savcıdan önce sorgulayan, hakimden önce yargılayan ve cezasını kesen bir medya grubumuz var. "Şunları içeri alın", "şu kayıtları, şu olayları sorun", "şu cezaları verin" tonunda çevreye talimat yağdıran bu gazetelerimiz, TFF herkesin öngördüğü ama bu gazetelerin inanmak istemediği kararı verince manşetten isyan ettiler. İşte size ertesi günün Fotomaç'ı... Tıpkı Fotospor'un yaptığı soru sormak istemişler ve yazmışlar "Kafalarda yeni soru işaretleri oluştu". Ee olmuş mu? Bizce olmamış...
Fotomaç az bi bak canım!!!
Kafasında soru işareti olan adamın (bu adam şaşıran halkı temsil ediyor olmalı) etrafına 15 konuşma balonu koymuşsunuz, bunların sadece 6'sı soru cümlesi, 9 tanesi sizin yorumunuz. Savcıya, polise söyletmek istedikleriniz gibi vatandaşa söyletmek istediğiniz cümleler bunlar: "eyyam yaptılar", "teslim oldular", "uefa bizi yakacak", "kamu vicdanı yaralandı", vb. Deli Kanarya sizin gibilerin aklından geçenlerin şakasını yapmıştı zaten: Bir Kısım Medya

Madem sordunuz, cevap verelim!
Yorumlar sizin yorumunuz, herkes fikrinde özgür, onlara birşey demiyoruz. Ama halkımız şaşkınsa ve (güya) sorular soruyorsa biz de bu 6 soruyu kendimizce cevaplamak isteriz.

"Karar çıkmayacaktı, neden ligi ertelediniz?"
Siz sadece Fenerbahçe'nin düşürülmesini karar kabul ettiğiniz için 1 ay da geçse 1 sene de geçse hala karar çıkmadı zannedeceksiniz. Sorun sizin sorununuz.

"Savunma alınmadan ceza verilemeyeceği belli değil miydi? O halde neden haftalarca inceleme yapıldı?"

Fotomaçım! Güzel kardeşim! Siz öyle yayınlar yaptınız ki, bütün Türkiye dosyaları gördüğümüz anda, para sayan insan fotoğrafları, alanen şike görüşmeleri, "aldım, saydım, maçı sattım" formatında açık açık itiraflar bulacağını zannetti.

"O zaman Beşiktaş kupayı niye geri verdi?"

Hakikaten niye geri verdiler? Bu davranışı ayakta alkışlamıştınız; bi sorun bakalım onlara, belki mantıklı bir açıklaması vardır.

"Kırmızı kart gören bundan sonra mahkemeye mi gidecek?"

Olur mu canım hiç! Siz 5 açıdan çekilmiş fotoğrafları yayınlar, dudak okuma marifetiyle futbolcunun hakemle diyaloğunun dökümünü yapar, PFDK'ya sunarsınız. Sizden ala mahkeme mi var?

“Polis kayıtlarındaki pazarlıklar, şifreli konuşmalar belge değil mi? Yoksa hepsi uydurma mıydı?”

Uydurma değildir elbette. Böyle ciddi bir soruşturmaya "uydurma", "hayal mahsülü" vb. kelimeler hiç yakışmıyor. Mesela Deli Kanarya’nın da elinde kayıtlar var: Baltacı Dosyası

Altıncı ve son soru...

“Eee n’oldu şimdi?”
En güzel soru bu! En keyifli cevap da bu...
Evet Fotomaç, vatandaş sana soruyor, hele bi cevap ver! N’oldu şimdi?

Emniyet Tozlu Arşivinden -1 (1989)


3 Mayıs 1989. Saat 15.47... Suadiye semti 361 40…numaralı telefondan Gökmen isimli erkek şahsın Bostancı semti 361 24…numaralı telefonu arayarak "teyze" diye hitap ettiği Sevgi isimli bayan ve onun oğlu olduğu iddia edilen Levent isimli erkek şahıs ile yaptığı görüşme tutanağıdır.(alan kodu o yıllarda olmadığı için kayıtlarda yer almamaktadır)
-Alo Sevgi Teyze merhaba  ben Gökmen,Levent evde mi ?
-Dur bakayım oğlum..Leveeeent …Gökmen telefonda.
-Alo ?
-Alooooo,oğlum bu kadar yeter mi burada keselim miii ? HAHAHA ! Bak ne diyeceğim ,Bak bozulmuyorsun di mi ? Bak ,gördün mü o röveşataları.Yavru kanarya,gördün mü büyük kralı haaa ? Avrupa’da bir numara Türkiye’de tek koçummm. Bu maç altıya yediye gider ben sana diyeyim.Bak ne diyeceğim Veysel hoca çeksin takımı 3-0 hükmen olur zaten…HAHAHAHA! …Re re ra(anlaşılmıyor)… Yatın kalın alman şumaher’e dua edin lan,ilk yarı 10 olurdu be…En büyük cimbom değil, tek büyük cimbom oğlum…sen yarın okula falan gelmiycen di mi ? haaa gelme oğlum gelme .Fener’e komençero …Komençero komençero komençeroo ooo oo…Bittiniz koçum bittiniz…o röveşatalarda oley diyen taraftara kurban olayım ben beee…yarın okulun girişine bayrak asıyorum…niye susuyorsun yavru kanarya…bozulmak yok ama ha…HAHAHA !
-Maçı 4-3 alırız bak görürsün
-Neee ? HAHAHA ! Alooo ,kapattın mı yavru kanarya ? Alooo..

Köşe Yazısı - 3

KANAATİN ÜSTÜNLÜĞÜ İLKESİ HİÇE SAYILDI
Hormon hocam, şu federasyonun kararını yaz deyip duruyolar. Yazıcaz yazmasına da önce bi durup hazmetmek istedim. İlk yazımda bahsetmiştim, “arkam sağlam, zamanında kıçımın durduğu yere volkanik granit kütle naklettirdim” diye. Ama federasyonun küme düşürme falan olmadan liglere devam etme kararı, tam oramda granit kaya da olsa ince bir sızı hissettirmedi değil. Ama olsun bu yolda gerekirse badem olurum ama temiz futbol için mücadeleme de devam ederim. Arada yorulursam da Sergey’i ararım, “öküze saman lazım” deyip mola veririm o ayrı. Karşı taraf benden çok korkuyor. “Aman bir açık vermeyin, Hormon’un aklına karpuz kabuğu getirmeyin” dedikleri duyumunu alıyorum. Tabi bu lafta ince bir dokundurma olsa da gururlanmıyorum değil. Ayrıca karpuz kabuğunu da severim. Ben çocukken, ailecek yemek sonrası karpuz yerken bana da kabuklarını verirlermiş, hatur hutur yermişim. Nedense onu daha çok severmişim. Güzel hatıralar bunlar, insan kopamıyor. Şimdi bile bazen yaş sebze ve meyve haline gittiğimde dükkanın arkasına geçer gizli gizli karpuz kabuğu yerim. Bu da içten gelen bir şey…
Çocukluk deyince aklıma geldi. Gözlük merakım daha o zamanlardan başlamış. Gençliğimde Tan, Okey, Hafta Sonu gibi gazeteler vardı. Yeni nesil bilmez ama değerli neşriyatlardı onlar. Şimdiki kültürümü onlardan öğrendim ben. Okumakta sınır tanımam, o zamanlar da bu gazeteleri alır, gece yorganın altında el feneriyle okurdum. Güzel ilanlar vardı. Mesela insanı çıplak gösteren gözlük ilanlarını okuyunca çok heyecanlanmıştım. Gençlik coşkusu işte. Biraz da bilime meraklı olduğum için, acaba nasıl yapmış adamlar diye sipariş etmiştim. İlki bozuk çıkınca ikinciyi, o da bozuk çıkınca üçüncüyü sipariş etmiştim ve bu şekilde sürüp gitmişti. Gözlük insanda bir tutkudur, bir yaşam biçimidir. Bir kadında herkesten farklı, değişik bir gözlük görürsem ona takılırım mesela. Peşinden gider, ne yapar eder arkadaşlık kurarım. Aynı zevki paylaşan medeni insanlar olarak bu hazzın doruğuna çıkmaya çalışırım.
Olgun Hanım
Mesela geçen gün ayfonum’la fotoğrafını çektiğim bu olgun hanımla da değişik dakikalar yaşadık. Sebebi de sırf onun da değişik bir gözlük takmasıydı. Yaşı ne olursa olsun ilginç buldum, bir sıcaklık hissettim. Fakat kendisi anlamadığım sesler çıkartıp beni sopayla kovaladı. Badem olmaktan zor kurtuldum ama olsun. Bir an bile olsa bu farklı hanımla birşeyler paylaştım…
Laf lafı açtı, şike meselesine gelemedik bi türlü. Federasyon tam bir eyyam yapmıştır. İddianame beklensin, savunmalar alınsın ne demek arkadaş?.. Bunun savunulacak yeri mi kalmış? Hepimiz delil manyağı olmuşuz, federasyon hazretleri hukuk diyor, yargı diyor. Senin kanaatin yok mu derler adama. Medeni ülkelerde iki şahit bir kanaatle adam asılıyor adam!.. Gelsinler, onlara birer gözlük vereyim, bir de öyle baksınlar belgelere. 26 tane klasör doldurmuş çocuklar. Niye verildi onlar size? Külah yapıp, kuru üzüm doldurun diye mi?.. Sinirlendirmeyin beni arkadaş!.. Kafamı bozmayın, yine gider yine müşteki olurum! Başkan Azim hakkında çok bilgi, belge var bende. Azar azar sürecem piyasaya… Bir arazideki fay hattını nasıl iki ucundan tutup taşıttığını, beşyüz metre ileriye alıp kendisine inşaat alanı açtığını ben biliyorum… Hasımlarına şirin gözüküp, onlara hediye olarak ölümcül kıravat yolladığını da biliyorum. Kıravata yaylı ve uzaktan kumandalı bir mekanizma takarak onları kendi kıravatlarıyla boğmak istediğinden de haberim var. İzlanda’daki uyuyan yanardağı nasıl faaliyete geçirdiği, astral seyahatle geçmişe giderek Titanik gemisini nasıl batırdığı… Daha sayayım mı?.. Hepsi çıkacak ortaya. Yeter ki can güvenliğim sağlansın ve gözlüklerim korumaya alınsın, bi 26 klasör de benden çıkar… Kalın salıncakla. Ay, sağlıncakla…

17 Ağustos 2011 Çarşamba

Ahtapot Paul İfade Verecek

3 Temmuz'da başlayan şike soruşturmasını çok boyutlu ve geniş kapsamlı yürüten emniyet güçleri, Alman polisiyle ortak yürüttükleri operasyon sonucunda kıskıvrak yakaladıkları Ahtapot Paul'ü Türkiye'ye getirdiler.

Emniyete yakın kaynaklardan yapılan açıklamada, basına sanki soruşturmayı yürüten savcının beyanıymış gibi yansıtılan "son 5 maçın sonucunu biliyorduk..." sözlerinin gerçekte Ahtapot Paul'e ait olduğu ve Paul'ün daha önce de maç sonuçlarını bilmesiyle medya üzerinden uluslararası turnuvalara fesat karıştıran azılı bir suçlu olduğu belirtildi.

Ahtapot Paul'ün avukatı adliyede ifade vermeden önce basına herhangi bir açıklama yapmayacaklarını söylerken, Paul'ün birçok yakınının emniyet önüne gelmesi de dikkat çekti. Gözaltı haberini duyar duymaz Saros Körfezi'nden geldiklerini belirten Ahmet Kalamar, "Paul ailemizin gururudur, herhangi bir suç işleyeceğine ihtimal vermiyoruz, en yakın zamanda gerçeklerin ortaya çıkacağına eminiz" dedi.

Emniyet Müdürlüğü'ne götürülmeden önce Haseki Hastanesi'nde kontrolden geçerilen Ahtapot Paul gayet moralli gözüktü. Geçtiğimiz sene, basında öldüğüne dair haberler çıkan Paul'ün gayet sağlıklı olduğu, emniyetten kaçabilmek için bu haberleri kasıtlı yayınlattığı iddia edildi.

Solucanlar


Ben Demedim Medya Dedi

Savcı'dan bugün cevap gelmiş:
"Soruşturmaya konu son 5 maçta şike olduğu ve maçların skorlarını maçlar oynanmadan önce bildiğimiz şeklinde hiçbir ortamda değerlendirme yapılmamış, görüş açıklanmamış olup, buna dair düşünce, yorum ve duyumlar hayal mahsulüdür."

Hayal mahsulü demişken, 
bir şarkıya ne dersiniz!

Sen misin bu hallerde olmama sebep
İnanmak gelmiyor içimden
Oysa ki durmaksızın süren kavgalar
Meğer aşkın cilveleriymiş

Ellerim bomboş yüreğimde bir sızı
Ateşe atılmış bir demir gibi kor hala
Ellerim bomboş gözümde yaşlarla
Güneşin kavurduğu bir çöldeyim

16 Ağustos 2011 Salı

Bir Kısım Medyanın Göbeğinden Bildiriyoruz

Deli Kanarya azmetti, bir kısım medyanın göbeğine girdi

Ulan dedik, Fenerbahçe'yi linç edenler kimler, o yazıları kim yazıyo, kim Fenerbahçe düşsün bir milyar borcum olsun diye kıçını yırtıyo? Merak ettik, gidip baktık... Biz de zannediyorduk ki, medya maymunu denen şey sadece bir deyim, bir benzetme... Aha da değilmiş...

15 Ağustos 2011 Pazartesi

Federasyon'dan Şok Karar!

Tüm Fenerbahçe taraftarları TFF'nin yapacağı açıklamalara kilitlenmişken, Mehmet Ali Aydınlar'ın sözleri beklenenin aksine Florya'da deprem etkisi yaptı. TFF Başkanı'nın basın açıklamasından notlar ve Gassaray camiasını paniğe sevkeden sonuçlar şunlardır:
  1. Gassaray Spor Kulübü gibi tertemiz, pırıl pırıl camiaları yükseltecek daha üst bir lig olmadığı ve küme düşürülmeyi gerektirecek bir durumu da bulunmadığı için önümüzdeki sezon da Fenerbahçe Spor Külübüyle aynı ligde mücadele edecektir.
  2. Gassaray Profesyonel Futbol Takımı, geçmiş yıllarda olduğu gibi lige -6 puanla başlayacaktır. Bu kararın Tahkim Kurulu'na götürülme yolu kapalıdır.
  3. Herhangi bir yöntemle Gassaray Spor Kulübü'nün avrupa kupalarına dahil edilme imkanı yoktur. 2010-2011 sezonunu 8. sırada bitirdikleri, Fenerbahçe'den 36 puan fark yedikleri dosyaya eklenmiştir.
  4. Sabri Sarıoğlu ve Ayhan Akman'ın haklarında hiçbir şikayet olmaksızın veya emniyet güçlerince elde edilmiş herhangi bir delil olmaksızın, sırf Gassaray Spor Kulübü'nün ısrarlı başvurusu nedeniyle PFDK'ya sevkedilmesi veya tutuklanması söz konusu değildir.
Yapılan bu açıklamalar Gassaray taraftarları arasında büyük tepkilere neden olurken, özellikle 4 no'lu kararla ilgili Pazar günü Büyükçekmece meydanında büyükçe bir miting yapılması kararı alınmıştır.    

Istanbul'dan Mektup Var

İstanbul'un önde gelen spor kulüplerinden birinin taraftarları, 3 Temmuz 2011 tarihinden bugüne kadar yürütülen şike soruşturmasında gelinen noktayı Avrupa'ya şikayet etmek amacıyla hazırladıkları mektubu toplu halde UEFA'ya gönderiyorlar. Bu şikayetlerinin UEFA'nın en yüksek komisyonlarında dikkate alınmasını isteyen taraftarlar, mektubu hazırlarken kulüp içinde oldukça deneyimli (isminin açıklanmasını istemeyen) önemli mevkide görevli bir şahıstan destek aldılar.

UEFA'ya gönderilen mektup aşağıdadır:


Dear Uefa Sir,

We want football clean Turkey. It's every time we want. But Fenerbahçe is everytime something happens under the control the games during the games. Big games are easy games but dirty football Turkey. It's the football, that's the football, what can we do? Some big occasions, big chances Turkish police and Turkish justice. When we look at the federation, no chances. In the tabela 36 points more, Fenerbahçe champions. Cheaters. Bandits. We don't want to see the back. We want to see the front. A clean front for Turkish football.

Thank you. 

14 Ağustos 2011 Pazar

Emniyet Paraya Kıydı

FENERBAHÇE TARAFTARINA BİTİRİCİ DARBE

Taksim - Tünel hattında, üzerinde Fenerbahçe forması bulunan insanları kovalamakla ya da gözaltına almakla baş edemeyeceklerini anlayan çevik kuvvet, otobüslerini en yakın Fenerium'lara yönlendirerek bütün forma ve tişörtleri satın alma operasyonları düzenledi. Bu sayede taraftarların giyecek forma bulamayıp, sokaklara dökülmeyeceğini uman emniyet, LC Waikiki, Zara, Lacoste gibi markaların sarı-lacivert kreasyonlarına da satın alma operasyonu
düzenleyeceğini açıkladı.
Emniyet Müdürü yaptığı açıklamada, "Tüm dünyadaki modern emniyet teşkilatları suç oluşmadan harekete geçmektedir. Önleyici toplum güvenliği sistemi kapsamında patlayan bombanın failini bulmak yerine bomba koyacak şüpheliyi yakalamaktır önemli olan. Bu kapsamda Fenerium'larda yürüttüğümüz stok temizleme harekatı son derece modern bir yaklaşımdır" dedi.

Bu Espri Emniyet'ten

Taraftar: Bizi bırakmıyorsunuz ama Gassaray taraftarına izin veriyorsunuz.
Polis: Toplantı ve gösteri yasasına muhalefet edecek kadar çok değiller.
Kaynak: Twitter


ZUUUAAAHHHHAAAHHHHHHAAAAAA!!!
Polis doğru söylüyor, milyonlarcayız :)

Ne Yazacaklarını Biliyorduk... Gülerek Okuduk...

Doldolcu medyamız, şikenin sözde delillerinin gerçekliğine kanıt olarak, bazı emniyet mensuplarının "maç sonuçlarını oynanmadan biliyorduk, herkes heyecan içinde seyrederken, biz olan bitene gülüyorduk" dediğini iddia etmişlerdi.


Deli Kanarya maç sonuçlarını bilmiyor (zaten bilsek polis, savcı mı oluruz, iddaa'dan malı götürür, premier lig'den takım alırız) ama kimin ne olduğunu çok iyi biliyor.


Tarih: 14 Ağustos Saat: 09:00-09:30 arası, "ajanslar" sözbirliği etmişçesine sözde deliller yetmedi vurgusunu yaparken, başka birileri haber vermek yerine propagandayı sürdürüyorlar.


Ne yazacağınızı biliyoruz, gülerek okumaya devam edeceğiz :)


Aynı gün, aynı saat...
Not: Sabah Gastesinin kaynağına dikkat edin... Takvim... "Bu haberi nereden çıkardın?" diye sorsanız, "Takvim'den aldık" diyecekler... BOOOOOOZAAAAAAA!! 

13 Ağustos 2011 Cumartesi

Mini Test

Yukarıda yer alan muhtemelen Adidas markalı ,44.5 numara (taraklı) ,bağcıkları bağlanmadan giyilmiş ,gelişi güzel fırlatılmış ,sol ayakkabının sahibi aşağıdakilerden hangisidir ?


İş İlanı

Haftasonu İK gazetesinde çıkmış diyorlar...

Karikatür-3


Vadi OUT, Yayla IN!

Gösterimden kaldırılıyor...

Pek Yakında!!!

12 Ağustos 2011 Cuma

Soruşturma Tutanağı (Semih Şentürk)


Semih Şentürk'e Soruldu : Onlarca teknik adam sizi neden yedek bırakıyor ? Yedek kalmak gücünüze gitmiyor mu ? Gidiyorsa itiraf etmek istediğiniz konular var mı ? Gitmiyorsa bütün takım şike yaparken ben yapmıyorum mesajı mı veriyorsunuz ? İlk 11 garantisi verirsek itirafçı olur musun ? Hırvatistan'a attığınız gol tesadüf müydü ? Neden Hırvatistan ? Aziz Yıldırım'ı tanıyor musunuz.Açıklayınız . Yurtdışından teklif aldınız mı ? Nasıl bir teklif ? Teşvik veya şike ile bir gelir elde ettiğinizde altın mı repo mu tercih ediyorsunuz ?

Karikatür -2

Harry Potter, Müşteki Sıfatıyla Savcılıkta

Lord Voldemort, Hogwarts Tesis Müdürü Kudret Baytar, Severus Snape ve Slytherin Başantrenörü Tayyar Damar arasında geçen ve Organize Sihirler Şubesi'nin teknik takibine takılan görüşmeler yenilir yutulur cinsten değil. Habertürk'ün manşetine taşıdığı habere göre Ölüm Yadigarları-2'nin iptal edilmesi ve Lord Voldemort'un mürver asayı bir düello yaşanmadan federasyona iade etmesi kesin, 3 haftaya karar çıkacak. Sihir dünyasının kirli isimlerinin ipliğini pazara çıkaran görüşmenin kayıtlarını Takvim Gastesi farkıyla size sunuyoruz:


Voldemort - Cumartesi akşamı Hogwarts'ta olurum. Rahat mıyız Hogwarts'ta?
Severus - Rahatız lordum. Çok rahatız. 
Voldemort - Mürver asa huysuzluk ediyor.
Severus - Hallediyoruz lordum, sıkıntı yok. Zaten şeyleri de gönderdik. Ekinler na böyle boy verdi. Sizin yılan kadar oldular valla.
Voldemort - Hıaaaahh haa haaa!! Potıııııııırrrrrrrr siktim ebeni!
Severus - Lordum size yakışmıyor.
Voldemort - Farketmez mınakoyyim, nasıl olsa "lanet olası" "kahretsin" diye çevirecekler. Sen dönerden haber ver. Harry, Hermione, Ron.. Bunlar üç yarım yerler mi?
Severus - Ekmeğin içini alırsak üç de yerler, beş de yerler.
Voldemort - Çok güzel! Unutma da Bilyoner'i kapatalım.
Severus - Elbette..
Voldermort - Ron'un kızkardeşi, Ginny miydi yosmanın adı, onun jip işini organize ettiniz mi?
Severus - Sorun yok..
Voldermort - Önce sihir dünyasını karanlığa gömeyim, sonra da Fenerbahçe'ye başkan olacağım.
Severus - Yürü be!..... Özür dilerim biraz abarttım.

11 Ağustos 2011 Perşembe

Köşe Yazısı - 2

BİZ İYİLER DE EN AZ KÖTÜLER KADAR CESUR OLMALIYIZ

Esasında ben de basından okudum. Meğer müşteki sıfatıyla gitmişim adliyeye. Önce anlamamıştım, müşteri sıfatı sandım, para falan aldım yanıma alışveriş yaparım diye. Sonra organizede çocuklar dedi ki, müşteri değil Hormon abi, müşteki. Beraberce gülüştük… Şikayetçi demekmiş. Evet, şu anda gururla haykırıyorum “ben bir müştekiyim” diye. Gözlüklerim çenemi falan kapatmasaydı süzülen bir çift gözyaşı da görülürdü muhtemelen. Fakat gözlükler biraz fazla mı büyük ne, gözyaşım çeneme kadar gelmeden kuruyor… Gerçi ben memnunum gözlüklerimden, arkadaşım Sergey de beğeniyor. Diyor ki kızlar arasında çok havam varmış. E o zaman dedim, ulan Sergey yollasana bu akşam sarılarından bi tane… Tabi şifre lazım, hani badem olmayalım diye. Emniyette uyanık çocuklar var, helal olsun. İnci kolye gibi diziyolar delilleri, tapeleri.. Öyle mal gibi direkt söylemiyorum Sergey’e. Öküze saman lazım usta diyorum, hemen anlıyor, gönderiyor. Tabi bazen de insanın canı esmer şeyediyo. O zaman da açıp diyorum ki, öküze kömür lazım. Onu da anlıyo. Akıllı çocuk kerata, yabancı bi ülkeye gelmiş iş kurmuş, tutundu da… Ben de müşteri sıfatıyla yardımcı oluyorum, sevaptır. Kel Ferhat’a da verdim numarasını, ama daha arayıp da saman ya da kömür istememiş. Karıdan tırsıyo lavuk…

Neyse, gelelim müştekiye. Şikayetçi demek… Şikayetçiyim evet. Kendim için şikayetçiysem namerdim, dünya barışı adına insanlık adına şikayetçiyim. Başkan Azim’in tapelerini dinledim, ifade tutanaklarını okudum. Herşey kabak gibi. Vay arkadaş vay, neler var neler… Bu Azim, ıstranca dağlarından yeni doğmuş geyik yavrularını getirtip kanını içiyomuş. Bunu kendi kulağımla dinledim tapelerden. Tabi şifreli söylemiş ama anlaşılıyo. Ben de Sergey’e şifreli şeyettiğim için alışığım, anlıyorum. Beni direkt ilgilendiren kayıtlar da var. Yine şifreli olarak şunu diyor başkan Azim. “Geldi dimi şeyler, var ya, evet. Onları bizim şey alsın bana getirsin. Şeyetsin yani, unutmasın.. Uzaktan gelecek dikkat etsin…” Gözlerime inanamadım. Gözlüklerim olmasaydı gözlerime bakan herkes de inanmazdı. Yaş sebze halinden Hormon’un hıyarlarını kamyona atıp bana getirin, o hıyarları işkenceden geçirerek yavaş yavaş öldüreceğim demek istiyor. Şifrelerden açık seçik çözmüş çocuklar. Ben de doğruladım. Hatta bununla da………………………….

Ne diyordum, Kel Ferhat karıdan korkmayıp aleme gelseydi ona da anlatacaktım. Gazeteci çocuk, alsın kullansın, kamuyu bilgilendirsin. Son bi bomba vereyim. Temiz toplum adına küme düşürülmesinden yanayım. İyi insanlar da kazansın diye yani. Bu başkan Azim’in şu anda Londra’yı yerle bir eden olayları da organize ettiği tutanaklarda var. İnanmayana yemin de ederim. Olay futbolu da aşmış, klobal bir mesele olmuştur. Bombaya doyamadım, bi bomba daha size. Amerika’daki ikiz kulelerin yıkılması hadisesinin arkasında kim var dersiniz?.. Şimdilik bu kadar söyleyeyim, ama iddianameyi bekleyin derim. Biz iyiler de çalışıyoruz, temizlik için, beyaz kapaklar için, huzur için. Beyaz demişken, Sergey’i arayayım ben… Öküze yoğurt lazım diyeyim. Bakalım anlayacak mı beyaz tenli demek istediğimi… Akıllı çocuk, anlar bence.

Ortam Dinlemesi - 2

AT: Başkanım var mı bir emrin arzun? Gidiyorum ben.

AY: Yok güle güle git, seni de teşvik edecem ben, merak etme.

AT: Başkanım Allah razı olsun. Bu arada o şey maçı tamam. Reyes ile de konuştum biraz sıkıntı var ama olumlu yani. Boğaya pelerini gösterdik, kılıç tamam başkan.


AY: Bilmediğin şifreyi konuşma lan!

AT: Haklısın başkan, özür dilerim. Biz Gassaray'da yıllardır tertemiz kalınca birden heves ettim.

AY: Tamam,bak Villareal maçında sakatım deyin ikiniz de, çıkmayın. Neyse senin sabit numaran var mı arayım oradan?

AT: Başkanım benim numaram sabit hiç değiştirmedim,0532 233 19..

AY: Tamam oğlum git, sizinle iş miş yapılmaz zaten.

AT: Bana bugüne kadar kimse oğlum dememişti, sağolun başkanım.

AY: Ulan La Liga'ya niye bulaşıyom ben, hastalık oldu valla.

"Soruşturma Megastore" Sezon İndirimi

Bu sezon futbolun önüne geçen ve kulüplerden daha fazla gündemi işgal eden kurumlar, kurdukları "Soruşturma Megastore" ile taraftarlarına kendilerini destekleme imkanı yaratırken, bir yandan da gelir elde etmeyi planlıyorlar.

SAVCI CÜBBESi
Siyah-Kırmızı
Medium-Large-XLarge

Fiyatı: 25TL
İndirim: 20TL



TSYD ÖNLÜĞÜ
"Press" Baskılı
Standart Beden

Fiyatı: 13TL
İndirim: 10TL

*Numara baskısı ayrıca ücretlendirilecektir.

ORGANİZE ŞUBE YELEĞİ
Karanlıkta parlayan reflektör sistem
Medium-Large-Xlarge-XXL


Fiyatı: 35TL
İndirim: 28TL

10 Ağustos 2011 Çarşamba

Kendi Adamınız Gol Diyor !


18 maçta şike yapıldığı delillendirildi...
Siz de tribünden ilan etmişsiniz işte !

10 Ağustos - Adliyeye Çağırılacaklar

Hakan Bilal ...... (tanık sıfatıyla)
Golcü Semih ..... (şüpheli sıfatıyla)
Kara Hormon ... (müdavim müzmin müşteki sıfatıyla)
Balık Ayhan ..... (ne idüğü belirsiz sıfatıyla)
Metin Şentürk .. (görgü tanığı sıfatıyla)
Şahin K ........... (abi anlat heyecanlı oluyor sıfatıyla)
Ezogelin, kıymalı pide, tulumba (iftarda yeriz sıfatıyla)
Haydar Dümen ... (bilirkişi sıfatıyla)
Çaycı Osman....... (savcı bey'in odasına iki çay sıfatıyla)
Gülnur Teyze...... (n'oldu bizim yeğenin işi, başladı mı çalışmaya sıfatıyla)
Salih Abi ............ (okeye dördüncü sıfatıyla)
Nalan Abla ......... (su böreği yapsa da yesek sıfatıyla)
Artiz Murat ........ (kanka hiç arayıp sormuyon, çağırmasam uğramıyacaksın sıfatıyla)
5 menajer
3 kulüp çalışanı
yarım kilo sivri biber
alabildiğince un

Maç Sonuçlarını Biliyorduk...(3)

...gülerek izledik