23 Kasım 2012 Cuma

PFDK Ceza Yağdırdı

PFDK Başkanı Zihni Katık, yaptığı basın toplantısıyla verdikleri cezaları kamuoyuyla paylaştı. Temiz oyundan ödün vermeyeceklerini özellikle vurgulayan Katık, kimsenin gözünün yaşına bakılmayacağının altını çizdi. PFDK'nın 22 Kasım 2012 tarihli toplantısından çıkan ceza kararları şöyle:

Bedri Y. (52, Beykoz): 14 Kasım 2012'de Beykoz'da Kardeşler Kıraathanesi'ndeki Maça Kızı müsabakası esnasında 23. ve 46. dakikalarda dağıtılan ellerde iyi kağıt gelmemesi üzerine "bu ne biçim el LAN" ifadesi gözlemci tarafından rapor edilen şahsın 2 HAFTA kıraathaneden uzaklaştırılmasına, 150TL'den az olmamak kaydıyla en az 10 kişinin çay ve kahve paralarını ödemesine, evde argo kullanıp kullanmadığının tespiti amacıyla eş ve çocuklarından rapor istenmesine PFDK üyelerinin oybirliğiyle karar verilmiştir.

Metin Ş. (39, Üsküdar): 14 Kasım 2012 Çarşamba günü Beykoz Kardeşler Kıraathanesi'nde Maça Kızı müsabakasının seyri esnasında akredite olmadığı halde "yancı" sıfatıyla masa etrafında bulunan, müsabaka devam ederken Bedri Y. isimli şahsın eline konuşan ve yetki sınırlarını aşarak çay haricinde ıhlamur ve adaçayı sipariş ettiği kıraathane evraklarından da tespit edilen şahsın 250TL cezai şart ödemesine, olumsuz tavırları nedeniyle verilen 1 HAFTA uzaklaştırma cezasının ertelenmesine oybirliğiyle karar verilmiştir.

Tahsin T. (47, Ümraniye): 14 Kasım 2012 tarihinde Kardeşler Kıraathanesi'nde Maça Kızı müsabakası esnasında 2 kez desteyi kestirmeden eli dağıtan şahsın uyarılmasına, bu kusur nedeniyle cezai işleme yer olmadığına; ancak, aynı şahsın kalem oynatarak müsabaka sonucuna direkt etki edecek eylemlerinin tespiti üzerine tedbiren 6 AY HAK MAHRUMİYETİ cezasına ek olarak mahalle muhtarına dosyanın havale edilmesine oybirliğiyle karar verilmiştir.
PFDK'nın verdiği cezaların açıklanmasından sonra söz alan TFF Başkanı Demirören, "Biz oyunun paydaşları, ne kadar ceza sopasını kullanmak istemesek de, her geçen gün güzel oyunu kirletmek isteyen güç odaklarının artan eylemleriyle karşı karşıya kaldığımız gerçeğiyle yüzleşmek zorunda kalıyoruz." dedi. Bu cümleyi nasıl kurduğuna kendi de şaşıran başkan "Ceza sopası OUT, golf sopası IN" sözleriyle konuşmasına son verdi.
PFDK'nın basın toplantısı türkçe RAP'in önde gelen ismi CEZA'nın verdiği konserle son buldu. CEZA'nın şarkısında geçen "Geliyor Cezaaa" bölümüne tüm PFDK üyelerinin tempo tuttuğu gözlendi.
 
 

20 Kasım 2012 Salı

Kulaklıkların Dili Olsa

Hakemler ne konuşuyor biz de duysak...
(Orta hakem ikili mücadele yapan futbolculardan bir cümle duyar.)

Orta Hakem: Bu ipne bana küfür mü etti?
Yan Hakem: Ben duymadım amk.
4. Hakem: Ben buradan bi bok duymuyom zaten.
Orta Hakem: Atarım ben bu yavşağı, sıçtırtmasın paçasına!
Yan Hakem: At amk, ne bekliyon?

(Orta hakem kırmızı kartı gösterir.)

4. Hakem: Skecem bu işi ya, hocaları sahaya girdi.
Orta Hakem: Sen ne ske yarıyorsun orada?!
Yan Hakem: Yaprağım engel olsana, girmesin sahaya...

(Hoca yaklaşır, diyalog arka plandan mikrofonlarda duyulur.)

Hoca: Ne zaman bitecek cezamız!? Ne zaman?
4. Hakem: Lütfen hocam, müsade edin görevimizi yapalım, istirham ediyorum.
Orta Hakem: Sayın hocam, oyuncunuz "lan" diyor, elim kolum bağlı.
4. Hakem: İstirham ediyorum efendim, lütfen sahayı terk edelim.

Big Okazyon for Terim


19 Kasım 2012 Pazartesi

Bir "Hakem" Kolay Yetişmiyor

MHK Başkanı Zekeriya Alp'ın Fırat Aydınus'un üzerine gidilmemesi ricasında söylediği tek bir doğru var: Bir hakem(!) kolay yetişmiyor.
"Orada işte orada, ben görüyorum"
Böylesi bir hakem (ki bizce hakem olduğu iddiası bile espri konusu olabilir) olsa olsa aşağıdaki yollardan geçip bugüne gelmiştir...

BİR HAKEM YETİŞİYOR

Fırat Anaokulunda:
F: Öyyetmenimmm Caney saçımı çekti.
Ö: Fıratcım Caner orada uslu uslu oturuyor, nasıl çeksin saçını?
F: Bana ne ya, aykadan gelip saçımı çekiyo.
Ö: Fıratcım sen arkanı nasıl görüyorsun?
F: Biyiyoyum ben tamam mı! Caney çekti saçımı. Ühüüü ühhü Caney dışayı çıksın.
Ö: Tamam Fırat ağlama, hadi Caner biraz dışarı çık sen.
C: Ama örrtmenim ben bişi yapmadım ki.
Ö: Evet bi tanem ama Fırat ağlıyor, hadi dışarı çık biraz...

Fırat İlkokulda:
F: Öğretmeniiiiiiiiim Caner benim kağıdıma bakıyo.
Ö: Fırat, sen kendi sınavınla ilgilen! Caner sen de bakma arkadaşına.
C: Valla bakmıyorum örrtmenim.
F: Bakıyo örrtmenim, arkamdan bakıyo ben görüyorum.
Ö: Fırat dön önüne, arkanda gözün mü var senin, görüyormuş!
F: Caner'in yerini değiştirin örrtmenim, bakmasın.
Ö: Hadi Caner, Veysel'le yer değiştirin.
C: Ben bakmadım ama yaa, niye yer değiştiriyom ya, örrtmenim yaa.
Ö: Lütfen Caner! Oldu mu Fırat beğendin mi?

Fırat Ortaokulda:
Ö: Fırat! Kavga etmeyin evladım.
F: Hocam, Caner babama lan dedi.
Ö: Lan mı dedi?
F: Veli toplantısına gelen baban mı lan dedi.
C: Annesinin yanındaki adam babası mı diye merak ettim hocam.
F: Lan demesin ama! Dışarı gel oğlum, dışarı.
Ö: Allah allah, senin annenin yanındaki adamı soruyor ve sen lan'a mı takılıyorsun?
F: Lan denmez, çok ayıp.
Ö: Caner dışarı, Fırat sen de.. Çıkın!

Fırat Lisede:
F: Metin, ben Selin'den ayrılıyorum.
M: Niye olm, n'oldu yine?
F: Kesin Caner'le ilişkisi var.
M: Yok be, nerden çıkardın şimdi. Ne alaka?
F: Yok abi hissediyorum ben. Caner'in bakışından, duruşundan hissediyorum.
M: Abartıyorsun; hissediyorum diye karar mı verilir?
F: Caner'e gördüğüm yerde dalacam.
M: Hadi Selin'le Veysel desen tamam diyecem de Caner yok be..
F: Geçen seneden biliyorum kanka, Caner yapıyor tüm pisliği, eminim.

Fırat Üniversitede:
A: Fırat, kostümlü partiye gelmiyor musun? Caner falan bekliyoz aşağıda..
F: Caner varsa ben gelmem, duyuyorum arkamdan konuşuyormuş.
A: Lan yine alınganlık yapma!
F: Lan mı?!!! Lan mı?!!! Yuh sana yuh! Ali, sen de Caner gibisin.
A: Hadi manyaklaşma da gel aşağıya.
F: Anaokulunda da saçımı çekerdi, pis Fenerli!
A: Hakem kostümünü giyip geliyor musun, gelmiyor musun?
F: Gelmiyorum.
A: Gelme amk!

BİR HAKEM YETİŞTİ EN OBJEKTİFİNDEN...